Laktik Asit

Laktik asit, 1780 senesinde Carl Wilhelm Scheele adlı kişi tarafında keşfedilen, formülü CH3CHOH-COOH ve kimyaca adı alfa hidroksipropanoyik asit olan, organik hidroksi asittir. 1881 yılına gelindiğinde ticari anlamda büyük ölçüde ekşimiş sütten elde edilmektedir; bundan kaynaklı da süt asidi de denmektedir. Sütte bulunan laktoz, laktik maya denilen bakteriler tarafından laktik aside dönüşmektedir. Her insanın vücudunda üretilen tabii bir organik bileşiktir, kas, kan ve vücudun değişik organlarında vardır. Laktat ile aynı anlamda kullanılır, laktat, laktik asidin sodyum (Na) ve potasyum (K) tuzudur. Yazımda laktik asit nedir, ne işe yarar, kullanım alanları nelerdir, uyutur mu, masajı faydalı mıdır gibi sorulara cevaplar aradım. 

Laktik Asit Nedir

Laktik asit temelde, glikojen olarak isimlendirilen, karbonhidratın yıkımıyla meydana gelen bir yan malzemedir. Anaerobik glikoliz sonucu pirüvat üretildiğinde kas hücresi onu aerobik şekilde enerji üretimine katmayı denemektedir. Kaldı ki kas hücresi üretilen tüm pirüvatı kullanma kapasitesinde (aerobik olarak) değilse, pirüvat laktata dönüşmektedir. Laktat, laktik asidin Na, K tuzudur, laktik asit ile benzer anlamda kullanılır.

ATP Nedir

ATP'nin çalışma şekli vücudunuzun gıda ürünlerini alması, parçalara ayırması ve enerjiye dönüştürmesidir. Bu işlem oksijenli veya oksijensiz olabilir. Ancak ATP aslında oksijen yokluğunda biraz daha hızlı üretilir. Vücudunuz ciddi bir terleme yaşadığında hızlı enerji talep ettiğinden, çalışan kaslar aerobik metabolizma (oksijen gerektiren) kullanımından anaerobik metabolizmaya (oksijen kullanmayan) geçerler. Ve laktatın girdiği yer orası.

Laktik Asit ve Vücut

Laktik asidin birikimi egzersiz yapan insanların yaşadığı bir durumdur. Laktik asit birikimi olarak bilinmese de, spor yapanlar özellikle bilek ve eklem bölgelerinde yaşadıkları ağrılardan şikayet ederek aslında laktik asit birikmesinden dem vururlar.

Özellikle yüksek ve ağır antrenmanlar, ağırlık egzersizlerinden kaynaklı üretilen enzimler, vücudun yorgunluk sinyalleridir ve kas dokular zorlandığını hissettiğinde vücudumuz laktik asit salgılamaktadır. Laktik asit birikmesi glikojenin enerjiye dönüşümü sürecinde ihtiyaç görülen oksijene bağlı olarak çoğu zaman bilek ve eklem bölgelerinde ağrı ve yorgunluk hissi şeklinde açığa çıkarmaktadır. Ağrı üzerine egzersize devam edilirse ağrılar sürekli artar ve ani sakatlanmalar oluşur.

Laktik asit birikmesinden kaynaklı meydana gelen ağrılar sporcuları tedirgin etse de çoğu zaman endişeye yol açan bir durum yaşanmadan yalnızca dinlenme yöntemiyle vücutta var olan laktik asit miktarı normale dönmektedir. Düzenli egzersize alışkın bireylerde laktik asit birikmesi nadiren ortaya çıkan bir durumken, spora uzun süre ara vermiş bireylerin ilk egzersizlerinde laktik asit birikmesi sıkça görülmektedir.